LİMONİSU

Sosyal medya sayesinde tanıştığım ve çok kısa sürede kaynaştığım en kıymetli arkadaşlarımdan biri olan Hatice (hatibon.com bloğunun yazarı canım Hatim) her daim bana ve eminim ki pek çok sayıda mutfak meraklısına ilham olmaya devam ediyor. Limonisu adını verdiğim ve ilk olarak Instagram üzerinden Mayıs ayında, tam da Ramazan Bayramı arifesinde reçetesini paylaştığım bu tarifin de ilham perisi yine Hatimdir. Şerbetinde ev yapımı limoncello bulunan, tam da usulüne uygun bir Limonlu Tiramisu tarifi arıyorsanız hemen buraya tıklayarak Hatimin bloğundaki orijinal reçeteye de bir göz atın derim. Hatta göz atmakla kalmayın, yazısını da okuyun ve hatta diğer tariflerini de inceleyin zira kendisinden öğrenecek çok şeyimiz olduğunu söylemeliyim. Benim ortaya çıkardığım bu Limonisu tarifinin fikir anası yani bir nevi mimarı da Hatim’dir. Açık söyleyim, limonlu tiramisu yapmak benim aklıma gelir miydi bilmiyorum. Ama Hatim yaptığında bu fikre bayıldım. Bir tek ismine azıcık takıldım zira tiramisu deyince aklıma direk kahve geliyor ve bunu limonla birleştiremedim. İşte bu “limonisu” ismi de böylece ortaya çıktı.

Hati’nin müteveffa kayınvalidesinin reçetesiyle hazırladığı orijinal İtalyan tiramisu tarifi de meşhurdur. Ben de yıllar içerisinde savoyer bisküvi, yumurta ve mascarpone ile hazırlanan çeşitli orijinal versiyonlarını denemişimdir bu tatlının. Lakin pek çoğunuzun bildiği üzere, bu tatlının bol miktarda yumurta içermesi ve bunların pişirilmeden kullanıldığı yönünde pek de doğru olmayan algı yüzünden özellikle biz Türklerde bu “orijinal” tiramisuya pek sıcak bakmayan oldukça geniş bir kitle vardır. İşte bu noktadan yola çıkarak yıllar evvel oluşturduğum ve “hibrid tiramisu” tabir ettiğim, kremasında hiç yumurta içermeyen ama orijinalinden de hiç aşağı kalmayacak kıvamda olan bir reçetem var. Onu da bir süre önce Instagram hesabımdan paylaşmışlığım ve bir türlü bloğuma ekleyememişliğim var maalesef ve kısmet önce “limonisu” olarak bu blogda yer almakmış! Dilerseniz buraya tıklayarak “Hibrid Tiramisu” tarifimin bulunduğu Instagram gönderisine ulaşabilirsiniz.

Hatimin limonlu tiramisu yapması üzerine ben de dedim ki, bu şahane bir fikir ve düşüncesi bile ağzımı kamaştırıyor fakat bazı insanlar yine şu yumurta meselesi yüzünden bu lezzetten mahrum kalacak. Şu hibrid tiramisunun kremasını kullanarak bunu bir de yumurtasız denesem, kremasına bolca limon kabuğu rendesi eklesem ve yine Hatimin yaptığı gibi savoyerleri o nefis limonlu şerbete batırsam… Tabii bu planlarımdan herkesten önce sevgili dostum Hati’nin haberi oldu zira onun onayı ve rızası olmadan, her ne kadar reçetesi bir hayli farklı olsa da, ondan gördüğüm bir fikri alıp kendi icadımmış gibi kullanamazdım. Benim arkadaşlık anlayışımda böyle şeylere hiçbir zaman yer yoktur. Güzel yüreklim Hatim, hiç bana hayır der mi? Tabii ki de yap dedi. Hatta Metro’ya gittiğimde bu tarif için onun da şiddetle tavsiye  ettiği “Pavesini” denen bisküvilerden aldım ve ilk denemelerimi bu bisküvilerle yaptım. Bir yerlerde rastlarsanız hiç kaçırmayın ve bundan sonraki limonisu veya tiramisu tariflerinizi bir kere de Pavesini ile deneyin derim. Bu arada ben bir yandan tatlımın üstüne kakao ekemeyeceğime göre neyle taçlandırsam diye düşünmekteydim. Hatim gibi sadeliği tercih edebilir ve ince limon kabuğu rendesi ve taze nane yapraklarıyla süsleyebilirdim ki bu sunum şekline de hayran kalmıştım. Fakat ismi gibi kendisi de biraz farklı olsun istedim. Derken aklıma yıllardır yaptığım ve özellikle limonlu cheesecake için uyguladığım eski bir aile tarifi olan limonlu pasta kreması geldi. Tam da o sıralar bizi ziyarete gelen Hatimle cheesecake yapmış ve üstüne de bu sosu hazırlamıştık. Nitekim o gün bugündür kendisi de çok severek ve sık sık bu sosu hazırlayıp kusursuz olarak pişirdiği cheesecake’inde kullanıyor. İşte aradığım tam da böyle bir şeydi. Evet belki bu tatlının görüntüsünü biraz değiştirecekti ama içindeki şerbetle birlikte limonlu tatlıları benim gibi çok sevenler için oldukça baskın bir limon lezzeti sağlayacağını düşündüm. Yanılmamışım, bu sos bu tarife gerçekten de çok yakıştı!

Bu seneki Ramazan bayramı öncesi limonisu tarifimi ilk oluşturup denediğimde Instagram hesabımın hikayeler kısmında birkaç fotoğraf paylaştım. İçimden de ‘Ramazan bayramına pek de uygun bir tatlı değil ama yine de ilgilenen olursa tarifi paylaşırım,’ diye geçirdim.  Sonra ne mi oldu? Tahmin edebileceğimin çok üstünde bir ilgi gördü, hatta hala da görmeye devam ediyor. Arkadaşlar, eş-dost ve okurlarım arasında bir limonisu furyasıdır gidiyor. Aslında bana sorarsanız son derece basit bir tarif. Evet şerbeti, kreması ve üstünün sosu ile üç aşamalı ve kimilerine biraz uğraştırıcı gibi gelse de, bence bu kadar da büyütülecek bir tarafı yok. Ama nedense inanılmaz derecede çok sevildi, sayamayacağım kadar çok okurum tarafından denendi ve her deneyenden şahane yorumlar geldi. Yemek blogger’ı arkadaşlarımdan da deneyenler ve kendi okurlarına önerenler ve dolayısıyla limonisunun bu kadar popüler olmasına katkıda bulunanlar oldu. Hepsi sağ olsunlar. En başta Hatim’e ve bu tarife gösterdikleri yoğun ilgiden dolayı tüm arkadaşlarıma ve okurlarıma buradan binlerce teşekkürlerimi ve sevgilerimi yolluyorum.

Uzun lafın kısası, yumuşacık bulut gibi hafif tatlılardan ve özellikle de yoğun limonlu tatlardan hoşlanıyorsanız bu tarif kaçmaz! Tarifte hazırlayacağınız 3 ayrı ürün var, her zamanki gibi bunların malzemelerini üç ayrı sekmede kendi başlıkları altında bulacaksınız. Sayfanın en alt kısmında ise yine her zamanki gibi tarifle ilgili daha ince ayrıntılar, servis önerisi ve püf noktalarını “İpuçları & Alternatifler” başlığı altında bulabilirsiniz. Bu tarifi her yaptığınızda hem sevgili dostum Hati’nin hem de benim kulaklarımı çınlatmanız dileğiyle, hepinizin limonisuları şimdiden hayırlı olsun efendim 😀

İpuçları & İlave Notlar

• Benmaride pişirme yöntemini doğru uygulamak için şunlara dikkat etmelisiniz: Altında kaynama noktasında su bulunan bir tencerenin üzerine oturtacağınız sosluk veya kabın tabanı kesinlikle suya değmemeli. Ayrıca alttaki tencereyle üzerine yerleştirdiğiniz (içinde sosu pişireceğiniz) tencere arasında boşluk ya da aralık kalmamalı aksi takdirde alttaki buhar dışarı sızacak ve sosun pişmesi gereğinden uzun sürecektir. Tenceredeki su fokurdayarak kaynamamalı, sadece tıngırdamalı ve çıkan buharla pişme sağlanmalı. Sos malzemesi önce karıştırılıp sonra benmariye oturtulmalı ve sürekli karıştırmak suretiyle pişirilmelidir. Benmaride pişen sosun kesinlikle kaynamaması gerekir. Bu sos bekletmeye gelmez, hemen katılaşmaya başlayacaktır. O nedenle piştikten sonra seri bir şekilde hareket etmek gerekir.
• Limonlu sosa dilerseniz incecik limon kabuğu rendesi ekleyebilirsiniz. Ayrıca annemin defterindeki orijinal tarifte yazan 2 silme çorba kaşığı un yerine dilerseniz aynı miktarda buğday nişastası da kullanabilirsiniz.
• Labneli kremayı hazırlarken, en son ekleyecek olduğunuz sıvı kremayı çırpacağını kabı önceden buzlukta bekletirseniz ve sıvı kremayı da son ana kadar buzdolabında muhafaza ederseniz kremanız daha kolay kıvam alacaktır. Bu adımı aceleye getirmemek ve sıvı kremayı yaklaşık iki misli hacim kazanana dek mikserle çırpmak kremanızın hafifliği için önemli bir adımdır.
• Muhallebiye labneyi ekleyince isterseniz kısa süreli mikserle karıştırabilirsiniz ancak çırpılmış kremayı eklerken kesinlikle mikser kullanmamanızı, bunun yerine çırpılmış kremayı 2-3 partide labneli muhallebiye bir spatulayla nazikçe alt-üst ederek eklemenizi tavsiye ederim.
• Bu tatlıyı en sade haliyle sunabileceğiniz gibi çilek, ahududu, böğürtlen gibi özellikle kırmızı ve mayhoş meyvelerle süsleyebilir ve bu şekilde de ikram edebilirsiniz. Frenk üzümü ve yabanmersini gibi meyveler de hem lezzet hem de süsleme açısından bu tatlıya çok yakışmaktadır.
• Arzu ederseniz, fotoğrafların bir kısmında da görüldüğü gibi tatlıyı porsiyonluk kuplarda hazırlayıp bu şekilde de sunabilirsiniz. Kullandığınız kapların hacmine göre burada verdiğim ölçüyle ortalama 6-8 porsiyon elde edilmektedir.