KAVUN PELTESİ

Biliyorum diyeceksiniz ki kış ortasında nerden çıkardın kavunu? Haklısınız ama anlatayım, siz de bana hak vereceksiniz.

Sonbaharın başlarında Bodrum’dan dönerken öğle yemeği için yol üstünde rastgele bir yerde durduk. Yemek yerken arkamızda büyükçe bir kavun standı ve kocaman brandaya yazılmış övgü dolu sözler dikkatimizi çekti. Yanlışım olmasın ama hatırladığım kadarıyla, “10 dilim Kırkağaç sarı kavun,” “baldan tatlı,” “kokulu kavun” falan gibi ibareler yazıyordu. Ailecek sevdiğimiz bir meyvedir kavun. Hele ki övdükleri kadar varsa ve tatlı çıkarsa bayılırız! Yemeğimiz bitince oradan bir tane kocaman kavunu gözüme kestirdim ve sezon sonu kavunumuzu da kucaklayarak (bu tür bir mekan için oldukça yüklü bir hesap ödemiş olmamıza rağmen) keyifli bir şekilde mekandan ayrıldık. Ankara’da evimize varınca kıymetli kavunumuzu hep beraber yiyebileceğimiz bir zamanda değerlendirmek üzere buzdolabına kaldırdım. Bundan kısa bir süre sonra eşim iş nedeniyle Ankara dışına gitti, kavun da dolabın dibinde öyle kalakaldı. Baktım Kasım ayının sonu geliyor, yakında yıl bitecek, biz hala güzel sarı kavunumla bakışıp duruyoruz. Kesicem kesmesine ama hepsini tüketmemize imkan yok! Bari bir kısmını başka türlü değerlendireyim diyerek başladım tabii yine eski defterleri karıştırmaya… Bir de baktım, birkaç yıl önce izlediğim bir yemek programında görüp defterime “iyi fikir! bunu denemek lazım” şeklinde notlar aldığım bir kavun peltesi tarifi var!  ‘Harika! İşte budur!’ dedim.  Bundan sonrası hızlı biçimde ve son derece keyifli gelişti. Yalnız not aldığım tarifi tam olarak uygulamadım çünkü kavunla birlikte blenderdan geçirilmiş şekilde bir avuç taze nane yaprağı içeriyordu. Bizim kavun ise mis gibi kokulu ve oldukça tatlı çıktı. Nane gibi baskın bir aromayla kavunun o mis kokusunu gölgelemek istemedim. (Yine de bu fikir ilginizi çeker de denemek isterseniz diye buraya not düştüm fakat deneyip de beğenmezseniz sorumluluk kabul etmem, onu da baştan söyleyim.) Naneden ziyade kavunla çok daha iyi eşleşeceğini düşündüğüm az miktarda elimde kalan hindistan cevizi sütünü ekledim pelteme ve çok da güzel oldu. Ancak tarifi uygularken bu da şart değil elbette. Dilerseniz bunun yerine miktarı aynı olmak kaydıyla inek sütü veya diğer bir bitkisel sütü de kullanabilirsiniz veya sadece suyla da hazırlayabilirsiniz.

Sadede gelelim! Sonuçta biz güzeller güzeli mis kokulu sarı kavunumuzun bir bölümünü meyve olarak tükettik, kalanıyla da annemlere de birkaç porsiyonunu götürdüğüm bu nefis pelteyi hazırladım. Sonra da düşündüm ki, eğer sırf  mevsimi geçti diye bunu şimdi paylaşmazsam bir kenarda kalır ve muhtemelen seneye de unuturum veya paylaşmaya üşenirim. O yüzden efendim affınıza sığınarak bu tarifimi (10-15 gün rötarlı da olsa) en azından yıl bitmeden kayıtlarıma geçiriyorum. Yeniden yapmak ve sizlere de hatırlatmak için bir dahaki kavun mevsimine kadar hepimize sabırlı bekleyişler diliyorum. Her zaman sağlıkla ve afiyetle…

(ortalama 8 porsiyon)